On binlerce insanın ölümüne ve çok daha fazlasının yaralanmasına neden olan 2023'teki yıkıcı depremlerin ardından Ocak 2025 itibarıyla, Türkiye ve Suriye'deki insani durum vahametini koruyor. 7.8 büyüklüğündeki deprem (ve ardından gelen 7.5 büyüklüğündeki ikincisi) binlerce binanın harabeye dönmesine ve milyonlarca kişinin yerinden olmasına yol açarak geniş çaplı bir yıkıma neden oldu.

Depremler, Suriye'nin kuzeybatısındaki insani krizin Suriye İç Savaşı'nın başlangıcından itibaren en şiddetli noktaya ulaştığı bir dönemde meydana geldi. Türkiye'nin güneydoğusunda ise bu depremler, zaten hassas durumdaki mülteciler ve Türk nüfusu için de daha fazla güçlüğü beraberinde getirdi.

Yine de toparlanma sürecinde umut ve iş birliği hikâyeleri ortaya çıktı. Avrupa Yatırım Bankası Grubu’nun (AYB Grubu) hayırseverlik ve sosyal etki kolu olan AYB Enstitüsü, hedefi belli ve etkili yardımların depremden etkilenen nüfusa ulaştırılmasında yürüttükleri çalışmalarda CARE Lüksemburg ve ortaklarını desteklemiş olmaktan gurur duyuyor.

Temel Başarılar:

Acil Durum Gıda Yardımı:

• Türkiye: 3.179 haneye (15.077 kişi) hazır erzak ve e-kuponlar da dâhil olmak üzere hayat kurtarıcı gıda desteği sağlandı.
• Suriye: 320 haneye (1.460 kişi) acil ihtiyaçlarını karşılamaları için çok amaçlı nakit yardımı sağlandı.

Barınma ve Yerleşim Desteği:

Suriye'de 447 hane (2.193 kişi) enkaz temizleme ve yerleşim yeri iyileştirme çalışmalarından faydalandı ve yerinden edilmiş aileler için daha güvenli yaşam koşulları oluşturuldu.

Temiz Suya Erişim:

Suriye'de 1.890 hane (9.733 kişi) su tanker hizmeti ve bidon dağıtımı yoluyla güvenli içme suyuna erişti.

Toplum Çözümleri:

Toplumsal cinsiyet eşitliği ve kapsayıcılık programın tasarımının ayrılmaz bir parçasıydı ve bu sayede kadın, çocuk ve yaşlılar da dâhil olmak üzere hassas durumdaki gruplara öncelik verildi.

Bu girişim, acil insani krizler sırasında dayanışma gösterme ve dayanıklılığı arttırma konusunda süregelen kararlılığımızı ortaya koyuyor.

CARE Luxembourg

İnsani krizlerin kadınlar ve kız çocukları üzerindeki orantısız etkisi

Türkiye ve Suriye'de 9.1 milyon kişiyi doğrudan etkileyen depremlerin kadınlar üzerinde ağır bir etkisi oldu ve bu durum kadınların karşı karşıya kaldığı hassasiyetleri daha da artırdı. Kadınlar ve kız çocukları cinsel taciz, istismar ve aile içi şiddet de dâhil olmak üzere toplumsal cinsiyete dayalı şiddet riskleriyle daha fazla karşı karşıya kaldı. Birçoğu yerinden olarak mahremiyet ve güvenliğin kısıtlı olduğu, aşırı kalabalık barınma alanlarında yaşamak zorunda kaldı. Hamileler, temel tıbbi bakıma erişmekte zorluklar yaşadı ve 356.000'den fazla hamile kadın acil yardıma ihtiyaç duydu. Kadına yönelik şiddet insani felaketler sırasında sıklıkla artış göstermekte ve kriz durumlarında savunmasız nüfusları korumak ve desteklemek için hedefi belli müdahalelere duyulan acil ihtiyacı açıkça ortaya koymaktadır[*].

CARE Lüksemburg a.s.b.l., CARE Türkiye ve Takaful Al Sham - تكافل الشام'dan Frédéric Haupert ve Lena Ziehmer'e liderlikleri ve sarsılmaz destekleri için teşekkür ederiz.

#EIBInstitute (AYB Enstitüsü) #HumanitarianAid (İnsani Yardım) #Resilience (Dayanıklılık) # Türkiye SyriaEarthquake (Türkiye-Suriye Depremi)

*Natural hazards, disasters and violence against women and girls: a global mixed-methods systematic review (Doğal tehlikeler, afetler ve kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet: karma yöntemli sistematik bir genel inceleme) | BMJ Global Health | BMJ Global Health