Genişleme: Yüksek Temsilci/Başkan Yardımcısı Josep Borrell'in 2024 Genişleme Paketini sunmak üzere düzenlenen ortak basın toplantısında yaptığı açıklama
Türkiye ile temaslarımızı sürdüreceğiz. Liderler bu yılın Nisan ayında [AB Konseyi'nde] Avrupa Birliği'nin Türkiye ile stratejik, siyasi ve ekonomik açıdan işbirliğine dayalı ve karşılıklı yarar sağlayan bir ilişki geliştirmek istediğini yinelediler.
İlişkilerimizdeki olumsuz gidişatı tersine çevirmek için çok çalıştım. Başlangıçta, işler bugünkünden çok daha zordu. Ancak, karşılıklı çıkar alanlarında yeniden irtibata geçtik. Sonuçta, Türkiye'nin jeopolitik önemi çok daha fazla artmış olan bir aday ülke konumunda olduğunu göz önünde bulundurmalıyız.
Avrupa vatandaşları, Avrupa Birliği'nin harekete geçme kapasitesine sahip olmasını, komşularımızda ve çevremizdeki bölgelerde istikrar ve işbirliğini sağlamasını beklemektedir. Eğer yakın çevremizde bunu yapamıyorsak, dünyanın çok daha uzak bölgelerinde bunu yapabileceğimize inanmak çok zordur.
Biz seyirci değiliz ve olmayacağız. Bizim için de genişleme, jeopolitik yaklaşımımızın merkezinde yer almaya devam etmektedir. Bu, üyesi olmaktan onur duyduğum [Avrupa] Komisyonu'nun açık bir tutumudur.
Soru: Yüksek Temsilci/Başkan Yardımcısı Borrell, Türkiye'ye ilişkin raporda ülkenin Avrupa Birliği'nin dış politikası ve güvenliği ile düşük uyumunun yanı sıra 2016 göç bildirisinin tam olarak uygulanmadığına dikkat çekiliyor. Bununla birlikte, Avrupa Birliği aynı konulara odaklanmak üzere Türkiye ile yeni bir üst düzey konsey toplantısı planlıyor. Türkiye’nin, Avrupa Birliği'nin dış politikası, güvenlik ve göç konularıyla tam olarak uyum içerisinde olmadığını düşünürsek, bu yeni konsey toplantısından beklentilerinizin ne olduğunu merak ediyorum.
Türkiye konusunda bu doğru. Dış politikamızla çok düşük düzeyde bir uyum olduğu açıktır. Bu düzey sadece çok düşük değil, aynı zamanda giderek de düşüyor. Uyum düzeyi düşük olan tek ülke olmasa da, bu özellikle düşük ve azalıyor. Özellikle temel hakların korunması ve diğer konularda ilerleme kaydedilmediği de doğrudur. Raporun Türkiye'nin ticaret, kara para aklama ile mücadele, araştırma ve yenilikçilik ile ekonomik ve parasal politika gibi alanlardaki çabalarını takdir ettiği de doğrudur.
Nisan ayında söyledikleri buydu ve Nisan 2024 kararlarının ardından Türkiye ile ilişkilerimizi yeniden canlandırmaya çalıştık ve ortak ilgi alanlarına giren konularda yapıcı bir görüş alışverişi için somut adımlar atıldı. Türkiye'nin katılımı olmadan çözülemeyecek olan Kıbrıs meselesinin Birleşmiş Milletler çerçevesinde adil, kapsamlı ve uygulanabilir bir çözüme kavuşturulmasına yönelik müzakereleri aktif bir şekilde destekleyeceğini umarak bunu yapmaya devam edeceğiz. Sizin de belirttiğiniz gibi, dış politikamızla bu düşük uyum düzeyine rağmen Türkiye ile ilişkimizi sürdürmek için bu [fazlasıyla yeterli] bir sebeptir.
Video Linki: https://audiovisual.ec.europa.eu/en/video/I-262882
İlgili bağlantılar